Avukat Yardımının Önemi
Avukatlık mesleği Avukatlık Kanunu’na göre, kamu hizmeti ve serbest bir meslektir. Avukat, yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil eder. Avukat hukuki bilgi ve tecrübelerini, hukuki ilişkilerin düzenlenmesini, her türlü hukuki mesele ve uyuşmazlığın hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesini ve hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını her derecede yargı organları, hakemler, resmi ve özel kişi, kurul ve kurumlar nezdinde sağlamak amacıyla adalet hizmetine ve kişilerin yararlanmasına tahsis eder.
Avukatlar, yüklendikleri görevleri, bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmakla yükümlüdürler.
Bir konuda haklı olduğunu düşünen ve fakat hakkını nasıl arayacağını tam olarak bilmeyen her yurttaş için doğru adres bir avukatlık bürosu olacaktır. Bir hakkın korunmasını sağlayan yasal yolu, kişinin aleyhine olan hukuki bir süreç karşısında yapılacak olan savunmayı, velhasıl olumlu hukuki sonuçlar elde edebilmek için kullanılacak yöntemi en iyi şekilde sağlayacak olan avukatlardır.
Ülkemizde her hukuki mesele için avukattan yararlanma zorunluluğu bulunmasa da hukuki iş veya işlem ne olursa olsun bir avukat ile çalışmakta her zaman büyük fayda vardır. Bu sayede ortaya çıkabilecek riskler en aza indirilirken hukuk mücadelesini kazanma şansı da artırılmış olacaktır. Bazen insanlar tarafından küçük ve önemsiz görünen, bir avukata ihtiyaç duyulmadan da çözümlenebileceği düşünülen işler, hukuki anlamda çok karmaşık olabilmektedir. Bu sebeple henüz yolun başında iken bir avukatla çalışmak, kişiyi mevcut ve muhtemel risklerden koruyarak sorunların daha fazla büyümeden çözüme kavuşmasını sağlayacak ya da kişinin alacak veya hakkını daha çabuk ve hakkaniyetli bir şekilde elde etmesini sağlayacaktır. Avukat yardımından faydalanmamak ise birtakım risklerle baş başa kalmaya ve bunun sonucunda kişilerin zarar görmesine sebep olabilecektir.
Ülkemizde yasaların karmaşık olduğu bir gerçektir. Şayet kişi bir avukat veya hukukçu değil ise tüm yasaları takip edebilmesi, yeniliklerden haberdar olması ve mevcut içtihat ile mevzuatı bilmesi pek muhtemel değildir. Bununla birlikte yasaların bilinmesi, onların doğru bir şekilde yorumlanabileceği anlamına da gelmez. Kaldı ki yasaya aykırı olarak yapılacak küçük bir hata fazlasıyla baş ağrıtabilir. Örneğin eksik veya hatalı olarak düzenlenen bir sözleşme, ileride çıkacak bir uyuşmazlıkta esasen haklı olunsa bile yasalar önünde haksız duruma düşmeye sebep olabilecektir.
Meydana gelen hukuki sorunu en iyi şekilde anlayıp çözüm sağlayabilecek tek kişi avukattır. Avukat, yaşanan hukuki problemi hızlı şekilde tespit eder ve soruna yönelik olarak müvekkiline yol göstererek, kişinin sıkıntılı sürecini çözüme ulaştırır. Hukuki bir mesele ile nasıl başa çıkılacağını şüphesiz en iyi bilenler avukatlardır. Unutmayın ki ‘her işi ehline danışmak gerekir’. Dolayısıyla hukuki bir konuda da elbette bir avukata danışmak gerekecektir.
Hukuki iş veya işlemlerde evrak ve döküman hazırlanması da büyük bir dikkat ve özen gerektirmektedir. Doküman ya da evrak hazırlanırken bir avukat yardımına başvurmak mevcut hukuki riski ortadan kaldıracaktır. Sözleşmelerden dilekçelere, iş takibinden rapor incelemeye birçok konuda avukat yardımı almak, hukuki açıdan sorunsuz evraklar hazırlanmasını sağlayacaktır. Dava sürecine veya herhangi bir hukuki sürece girerken evrakların hazırlanması ciddi bir emek harcamak ve bu işe zaman ayırmayı gerektirmektedir. Avukata danışmak ise hem zamandan tasarruf etmek, hem de sorunsuz evraklar hazırlayabilmek için önem taşımaktadır.
Avukatlık hizmetleri yalnızca iş ve dava takibi ile sınırlı da değildir. Örneğin avukatlar tarafından arabulucuk hizmeti de sağlanmaktadır. Arabulucuk hizmeti sayesinde hukuki sorunlara çok daha hızlı çözümler üretilebilmektedir. Bir dava açıp o davanın sonuçlanmasını beklemek yerine arabulucuk hizmeti ile hukuki mesele hızlıca çözümlenecektir. Özellikle alacak ve miras davalarında arabuluculuk hizmeti sayesinde kişiler alacağına veya miras beklentisine daha hızlı kavuşabilecek, şayet borçlu ise icra takibi ile karşı karşıya kalmadan borcunu kapatabilecektir.
Bilindiği üzere avukatlar ‘baro’ adı verilen meslek kuruluşunun çatısı altında toplanır. Dolayısıyla herhangi bir davanın karşı tarafında yer alan avukatı da bir yurttaştan daha iyi tanıdığı için yapacağı hamlelere karşı daha iyi önlemler alacak, bu sayede zorlu hukuki süreçlerden dahi müvekkilini kolay bir şekilde çıkartacaktır. Ayrıca arabuluculuk hizmetinde olduğu gibi karşı taraf avukatı ile yapılacak anlaşmalar sonrasında dava sürecinin daha hızlı sonuçlanmasını da sağlayabilecektir.
İnsanların avukat tutmaktan kaçınmasının sebebi ise çoğunlukla avukatlık ücreti olmaktadır. Ancak avukat yardımına başvurulmaması hâlinde hukuki riskin üst seviyelere çıkacağı da unutulmamalıdır. Bu noktada kaybetme ihtimali yükselecek ve avukat tutmamak aslında kişiye daha pahalıya mâl olabilecektir. Avukatlık ücreti, avukatın hukukî yardımının karşılığı olan meblâğı veya değeri ifade etmektedir. Unutulmamalıdır ki bu meblağ veya değer, avukatın bilgi ve birikimini kullanmasının, müvekkiline hukuki yardım sağlarken emek ve mesai harcamasının karşılığıdır. Bununla birlikte avukatın ücretsiz dava veya iş alması Avukatlık Kanunu’na aykırı olup Avukatlık asgarî ücret tarifesi altında vekâlet ücreti kararlaştırılamaz. Aksi hâlde avukatın hukuki sorumluluğu gündeme gelecektir.